Murat Şeker’in yönettiği ‘Hayat Sana Güzel’ isimli filmde rol alan Dilber Ay: Bu filmde oynamayı kabul ettim çünkü hem Türker İnanoğlu faktörü var, hem de ‘Hanım Ağa’ rolünü çok sevdim. Bu filmle gerçekten büyük bir ödül bekliyorum
Kahramanmaraş doğumlu. İlkokulu üçüncü sınıfa kadar okumuş. Ailesinin maddi imkanları yokmuş. Çocukluk yılları zor yıllar… 13 yaşında evlendiriliyor ama evlenmeden önce Düzce’de bir ses yarışmasına katılıyor ve birinci seçiliyor. O sırada iki çocuğu oluyor. Radyo ile şöhreti yakalıyor. 60 albüm yapıyor. Nevi şahsına münhasır bir kimlik. Dilber Ay’dan söz ediyoruz… İlk evliliğini bitirdikten sonra bir kez daha evlenen Dilber Ay, geçtiğimiz yıllarda Flash TV’de yaptığı ‘Kadere Mahkumlar’ programıyla televizyon yüzü de oldu.
“AMAN DİKKATLİ OL, SİNİRLİDİR!”
Ankara’da yaşayan Ay; yönetmenliğini Murat Şeker’in yaptığı, Erler Film tarafından çekilen ‘Hayat Sana Güzel’ filmi için bir süredir İstanbul’da. Filmin, Anadolu Yakası’ndaki çekimlerine gittiğimde Dilber Ay ile röportaj yapma isteğimi dile getirdim. “Aman, dikkatli ol. Sinirlidir, yanına yaklaşamazsın” dediler. Zaten kendisi de “Buraya gazeteci gelirse, çekim falan dinlemem, giderim” demiş. Diyaloğa girmeden önce Dilber Ay’ı uzaktan izlemeye karar verdim. Çekimler dışındaki sert tavırları ve sözünü esirgemez hali, beni olduğu kadar set ekibini de tedirgin etmiş olmalı ki; etrafında pervane oluyorlardı. Öyle ki Dilber Ay, suflörü bile dinlemiyor, repliklerini doğaçlama seslendiriyordu. Örnek mi? Dilber Ay’a repliği verildi ama suflörü dinlemeden doğaçlama bir argo cümle döküldü dudaklarından. Arkasında duran figüranlar kahkahalar attı ve tabii küçük bir fırça da yediler bu nedenle… Sete 16 yıllık eşi İbrahim Karakaş ile geliyor Dilber Ay. Eşi, etrafında pervane olmuş durumda. Hava biraz yumuşayınca yanına gidip kendimi tanıttım. Sohbet etmek istediğimi söyledim. O sert ve nasıl tepki vereceği belli olmayan kadın, birden “Tabi gardaşım” diyerek anlatmaya başladı:
HALK SEVİYOR
Bu filmde oynamayı kabul ettim çünkü Türker İnanoğlu faktörü var. Ayrıca ‘Hanım Ağa’ rolünü çok sevdim. İlk filmim ‘Beynelmilel’le Adana Altın Koza Film Festivali’nden ‘En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu’ ödülünü aldım. Bu filmle de en az onun kadar büyük bir ödül bekliyorum. Ben halktan biriyim. Halk beni bırakmıyor. Bu sevgi benim için gerçekten çok ama çok önemli.
TUVALETE BİLE BİRLİKTE GİDERİZ!
Evliliğimizin 16’ncı yılındayız. İlk günkü sevgi ve heyecan ikimizde de hâlâ var. Zaten olmasa bugünlere gelemezdik. Bak bunu da mutlaka böyle yaz: 24 saat her yerde birlikteyiz, tuvalete bile eşimle birlikte giriyoruz.
‘KAÇ EVLİLİK YAPTINIZ?’A KIZDIM
Bir programda stüdyoyu terk ettim. Programın sunucusunun kötü niyetli olduğuna inanmıyorum. Ağzından kaçırdı. Dilin kemiği yok. “Ne kadar yıllık evlisiniz?” diyeceğine, “Kaç evlilik yaptınız” dedi. Ben de bu soruya sinirlenerek stüdyodan ayrılmak istediğimi söyledim. Zaten ben o an ortamı yatıştırıp “Hemen benden özür dile” diyerek sakinleştirdim ortalığı… Yoksa hayranlarım çok kötü şeyler yapardı.
EVİMDE KOLTUK, MOBİLYA YOK
Ben rahat bir insanım. Benim evde koltuk, mobilya yok. Yerlerde yastık, döşek var. Ben yapamam öyle mobilyalı evde. Biz her zaman doğal insanlarız. Ankara’da müstakil bir evde yaşıyoruz. Beni sürekli İstanbul’a programa çağırıyorlar. Gelmeyince de küsüyorlar. Bu araba su yakmıyor, biz taş yemiyoruz! İstanbul’a çağıracaklarsa, birtakım masraflarımız olduğunu da bilsinler.
OSCAR KAZANMAK İSTİYORUM
Yapımcılara söylüyorum; hayatımı film yapsınlar! Hayranlarım benim filmimi, beni anlatan filmi istiyor. Doğduğum günden bu zamana nasıl gelmişim onu görmek istiyor. Bana Oscar kazandıracak bir filmim olsun istiyorum. Benim biyografim olsun. Hep böyle istekler geliyor. Lütfen yapımcılar beni duysun!
Kaynak:http://www.sabah.com.tr/