DIANA
Yönetmen: Oliver Hirschbiegel
Senaryo: Stephen Jeffreys
Oyuncular: Naomi, Watts, Naveen Andrews, Douglas Hodge
Müzik: Keefu Cianciai David Holmes
Görüntü Yönetmeni: Rainer Klausmann
Kurgu: Hans Funck
Tür: Biyografi, Drama
Gösterim Tarihi: 20 Eylül 2013
Galler Prensesi Diana’nın hayatının son iki yılına ışık tutan filmde, naif ve tutkulu prensesi, Akademi ödüllü güzel oyuncu Naomi Watts canlandırıyor. Naveen Andrews, Dr. Hasnat Khan rolünde; Douglas Hodge, Paul Burrell rolünde ve Cas Anvar, Dodi Fayed rolünde karşımıza çıkacak.
Oscar adayı Downfall filminin yönetmeni Oliver Hirschbiegel’ın yönetmenlik koltuğuna oturduğu Diana filmi, içinizi acıtacak türden bir hikaye. Kate Snell’in kaleme aldığı “The Clink” kitabından sinemaya uyarlanan Diana, bir insanın gerçek aşkı ve mutluluğu nasıl bulduğunu, sosyal sorumluluk duygusunu ve hak ettiği aşkı anlatıyor.
Diana filminde Prenses Diana ve Pakistan’lı kalp cerrahı Dr. Hasnat Khan arasındaki büyük aşk anlatılıyor. Yönetmen Oliver Hirschbiegel “Filmde Diana’nın hayatının son 2 senesini aydınlatıyoruz. Filmimizin gerçekleri anlatması için Khan’dan çok detaylı bilgiler aldık. Bunları anlatırken biraz gergin ve üzgündü. Fakat bunları öğrenmek filmimizin gerçekleri yansıtması için çok yararlı oldu. Diana tüm dünyaya mal olmuş ve herkesin sevgisini kazanmış bir kadın. Böyle bir karakterin filmini yapmak büyük riskler içeriyor. Biz Galler Prensesi Diana’nın iç dünyasındaki karanlıkları aydınlatmak için bu filme başladık ve bunu başardık diye düşünüyorum. Diana depresif ve yalnız bir kadınken bir anda kendini keşfetmeye başlıyor. Khan’la yaşadığı muhteşem aşk da Diana’nın hayata bakış açısını değiştiriyor. İnsanların bu aşkı bilmeleri gerektiğini düşünüyorum. Benim için o aşk peri masalı kıvamında; sıradan ve farklı bir kültürden gelen bir adam tüm dünyanın hayranlık duyduğu bir kadına aşık oluyor. Bu hikâye tüm izleyenlere çok farklı şeyler öğretecek.”” diyor.
Filmde Prenses Diana’yı canlandıran Naomi Watts da “Diana hayatının son iki senesinde kendini bulabilmiş bir kadın ve bu farkındalıkla Prenses kimliğini bir tarafa bırakıp kendini yaşamaya başlamış. Zor durumdaki tüm ülkelere yardıma koşan, insanlarda “yardım” algısını yeniden uyandıran ve gerçekten sevilmenin nasıl bir duygu olduğunu öğrenen bir kadın. Hasnat’la yaşadığı tutkulu aşk küllerinden doğmasına sebep oluyor. Diana rolü ilk teklif edildiğinde, karakterin ağırlığından dolayı endişe duymuştum fakat senaryoyu okuyup Diana’nın aslında kim olduğunu öğrenince, insanlardaki prenses algısını da bir nebze olsun değiştirebilmek adına bu muhteşem kadını canlandırdım.” diyor.
Filmin fragmanı: