Bu bölüm çok sıkıcıydı. Öyle ahım şahım bir olay olmadı. Kerem uçağın penceresinden abisine benzer birini gördü o yüzden gitmekten vazgeçti. Abisinin peşine düştü şimdi. Güneş diye biri var o kimse artık Aksel’in babası ile Jale onun için çalışıyorlar. Aksel’in babası onu görünce yüreği parçalanıyormuş kim acaba o çocuk. Kerem’in abisi o olsa neden ona kendini bu kadar yakın hissetsin ve ona yardım için bu kadar gizli çalışsınlar. Hiç bir halt anlamadım ben.
Aksel, Melis’in onun hakkında düşündüklerine çok üzüldü. Hayal kırıklığına uğradı. Kız resmen anasının kopyası. Onun kadar ruhsuz. O da Zeynep’in annesinin işten atılmasını istedi ama olmadı, patronu olan kadın ben ondan memnunum ona ihtiyacım var sen istiyorsun diye kovmam dedi.
Aksel, Barış’a nasıl aldatıldığını gösterdi. Barış resmen saçmaladı. Tam bir ezik gibi davrandı. Zaten ben senden başlarda hoşlanmamıştım ki dedi. Kendine söyledi aslında. Bir daha karşıma çıkma dedi. Aslında Zeynep’e söylediklerinin hepsini kendine söylüyordu ve hepsi yenik bir adam konuşmasıydı. Bence o yaşta bir gencin söyleyeceği şeyler değildi. Ancak herşeyini kaybetmiş kendine güvenmeyen yaşlı bir adam böyle konuşur.
Kerem her zaman başkaları yüzünden başını belaya sokuyor bu sefer de eski kız arkadaşı herhalde Jane yüzünden başını belaya soktu. Kızın erkek arkadaşı tam bir baş belası silahla falan saldırdı Kerem’e onun yaptığı da tam bir salaklık. Sanane elalemin erkek arkadaşından. Vurulsa arayanı olmayacak millet onu Amerika’da okuyor sanıyor, ölse cesedini aramayacaklar.
Uğur Güneş’i takip ediyor herhalde o Kerem’i bulur ve yardım eder, haftaya biraz daha ip ucu öğreneceğiz herhalde bu yeni karakter hakkında.
Güzel günlerde görüşelim efendim.
Saygılarımla,
Zuhal Özden