Dizi Haber

Zuhal Özden: Firuze 1. Bölüm

Firuze dizisi pek sönük başladı, beni hayal kırıklığına uğratan şey dizinin adından bahsedilmeye başladığından itibaren kendiyle birlikte anılan isimlerin pek bir parlak olmasından psikolojik bir hisse kapıldım sanırım. Oysa duyduklarım sadece Firuze şarkısıyla ilgiliydi. Bir küslük barışıklık falan yaşanmıştı ben de ortada paylaşılamayan fena bir şeyler var diye düşündüm galiba, bilinçsizce.

Duyduğum dedikoduya göre diziyi seyrettikten sonra alınan reyting sonuçları hiçte memnun etmemiş oyuncuları ve kamera arkasını.

Bir dizinin iyi olabilmesi için oyuncularından önce iyi bir hikayesi ve onun iyi bir senaryosu olması gerekiyor, oyuncuların performansını yükselten ya da aşağı çeken mutlaka senaryonun gücüyle ilgili. Buradan yola çıkarsak birinci bölüm seyirciyi ekrana yapıştıracak cinsten bir senaryoya hakim değil. Neden bu senaristler ve yapımcılar, fakir kız zengin oğlan hikayesine bu kadar saplanıp kaldılar bilmiyorum. Bir mahallede çok iş yapan dükkanın aynısından her köşe başında açma hayali gibi bir mantık hareket ettikleri kesin. Biz seyirciler fakir kız zengin oğlan versiyonun yetmiş iki halini seyretmekten sıkıldık oysa. Bizim hayatımızda başka gerçeklerimiz ya da hayallerimizde başka imgelerimiz var. Bize dayatılan suni gündemler hoşlanmıyoruz en azından bunun farkındayız, bu böyle bilinsin lütfen.

Bir fakir kızımız var ama gururlu üstelik fazla parada da gözü yok. Kendi halinde çalışıp ailesine katkıda bulunuyor aslında normal dizi karakterlerimizden farklı sıradan biri. Ne fazla iyi ne fazla hırslı, ailesi de normal tek çatlak anneleri. Kızın başını belaya sokacak olanda o anne galiba, geri zekalı bir komşunun aklına uyup bir kuyumcuya borçlandı. Şayet kızı o takıların borcu yüzünden sakat bir adamla evli kalmak zorunda kalırsa büyük konuşmayayım ama ben diziyi hayatta seyretmem. Bu seyirciyi de basite alan gerzek bir konu üzerinde ilerleyecek demektir.

Zengin ailenin tek oğlu onların demesiyle veliahttı Oğuz, sağlıksız sorunlu bir çocuk görünümünde. Arkadaşları barda ona sürekli düşünceli olduğu için, neyin var neler oluyor diye sorup duruyorlar. Sanki istedikleri gibi olmadığı için onu sürekli dürtüyorlar, onda da mübarek peygamber sabrı var bir siltirin gibin lan kendi işinize bakın demiyor. Bir haftadır evimde internet yok ben de o yüzden dizilerime yorum yazamıyorum. Dün ilk defa bunun eksikliğini hissettim çünkü Oğuz’u gördükçe isyan ettim içimden yazmak istedim. Ben sanki milyonlarca okuyucum varmış gibi her zaman derhal düşüncelerimi yazmak istedim ama olmadı bende sabah dışarı attım kendimi yazmak için. Başrol oyuncusunu hiç beğenmedim şimdi yoğun bakımda karakterimiz sakat kalacak mı ölecek mi belli değil.

Kötürüm kalıp Firuze onunla yaşamak zorunda kalırsa o kayınvalide neler yapacak bakalım, Samanyolu televizyonun dizilerindeki gibi bir kayınvalide mi olacak yoksa insanları küçümsediği parasından dolayı kendini Tanrıdan bile torpilli sandığı için utanacak mı göreceğiz.

Demir şimdilik hayal kırıklığını öfkesini içine gömmüş görünüyor ilerde sevdiği kıza sahip çıkıp onun mutsuzluğuna derman olacak mı bakacağız.

Demir de bir annenin biricik oğlu ve belli ki gurur duyuyor annesi oğluyla bakalım o nasıl duracak bu aşkın karşısında, hangi yanda yer alacak.

Firuze’nin tam bir bomba, çok itici biz fakirler bu kadar sefil değiliz.

Burada babalar daha aklı selim görünüyor. Gerçi Oğuz’un babası oğluna karşı çok acımasız o yüzden oğlan o kadar silik belki de.

Dizinin tutkulu cadı kadını Suzan, o kadar kötü giydiren, kötü makyaj yapan güzelliğini saklayan kostümcüye, makyajını yapan her kimse ona bir kendini göstermesi gerekirdi bence. Ceyda Ateş’i çok farklı ve çirkin gösteren herkesi buradan kınıyorum efendim.

Sanki biz anlamamış gibi önce Oğuz’un kulağına hamileyim demesi de çok komikti. Önce Demir’le gördü de onu söyleyecek dedim ama kulağına tek kelime söylemesiyle adam çıldırınca hamile olduğunu anladım. Hepimiz anladık, onu alıp her halde bir hastaneye götürüp tahlil yaptıracak diye düşünmüştüm ama olmadı kaza yaptılar başka nereye götürüyor olabilir düğünden uzağa evine ama bilemedim şimdi ne kadar mantıklı olurdu o da.

Güzel günlerde görüşmek dileğimdir efendim.

Tanrı fakir yanlarımıza bereket versin.

Saygılarımla,

Zuhal Özden